Yaşam içindeki rollerimizde, bizi bir sonraki güne uyandıran birden çok temennilere sahibiz. Gelecek için kurduğumuz her bir temenni ile hayatımıza anlam katmaya çalışıyoruz. Kimimiz yoruluyor, kimimiz başarmanın tatminini yaşıyoruz. Umut ettiğimiz vizyona ulaşmak için bazen bildiğimizi sandığımız yolları yürürüz, bazen bir bilene danışırız, bazen de kararsızlıkla bir çözümün bize ulaşmasını bekleriz. Peki ya farklı bir yol varsa?
Koçluk, gelecekte ulaşmak istediğiniz hayat için bugünden pozitif temelli bir netlik sağlayarak, yaşamın tüm alanlarına dair derin bir farkındalık sağlar. Bu yolculukta beni en çok harekete geçiren şey, insanın fark ettiği ya da bildiği bir gerçeğe sadece arkasını dönerek gidemiyor olması. Çünkü bu farkındalığı hayatına dahil etmek için zihninde ve ruhunda o ateş yanmaya devam ediyor.
Bir adım atarak başladığın koçluk yolculuğu; bir adım, bir adım daha ve daha birçok adım ile gerçekleştirmek istediğini hayatına alman konusunda yoldaş oluyor. Hayatın içinde devinirken, düzenin önümüze getirdikleri ile devam ediyoruz. Fark etmeden aynı düşünce sınırları içinde farklı hedeflere ulaşmaya çalışıyoruz ya da hep aynı yolları yürüyerek bu sefer olmasını umut ediyoruz.
Farklı bir yol olsa, o ne olabilir? Başka ne yapılabilir? Peki ya daha başka?
Elimizin altında olan ve kullanmadığımız sihirli sorular, koçluk yolculuğumda cevapladı sorularımı. Düşünmeye başlayınca, zihinim kendine yeni yollar, yeni çözümler, yeni adımlar buldu. Fark ettiğim her yeni adım ile hayalleri gerçeğe dönüştürecek yeni zihin düğümleri oluştu.
İnsanoğlunun en güçlü yönlerinden biri de düşündüklerini somut bir şekle büründürebilme kabiliyetine haiz olması sanırım. Bu nedenledir ki, son zamanlarda çokça ‘ne düşünüyorsanız onu yaşıyorsunuz’ sözünü işitir olduk. Olumlu veya olumsuz düşüncelerin çapalarını attıkça ve hareket ettikçe çevresinde, beden bu düşünceler doğrultusunda hizalanmaya başlıyor. Tam da bu noktada, geleceğe daha pozitif bakmak için, koçluk yolculuğunun ‘hayal edebiliyorsan, yapabilirsin ve bunun için tüm kaynaklara sahipsin, hadi! ‘ dediğini duyabilirsin. Çünkü yolculuk en başta zihinsel kaynaklarımızdan başlayarak, bedensel ve ruhsal kaynaklarımıza kadar sahip olduklarımızı görmemizi ve geleceği şekillendirecek köklü ve pozitif adımları atmamızı destekliyor.
İnsanın bildiği ve inandığı bir düşünceyi hiç yokmuş gibi varsayması çok zor. Elimizdeki mevcut olanlara rağmen yeni seçenekler bulmaktan bizi alıkoyan ne? Peki ya yeni seçeneklerden birini seçtiğimde umut ettiklerimden de fazlasına ulaşırsam? Umut ettiklerime ulaşmak için neyi farklı yapabilirim? Aklıma gelen tüm soruların cevaplarını bulmaya çalışırken, artık aynı pencereden bakamadığımı fark ettim. Bir şeyler değişti.
Kendime sorduğum sorularım ve bulmaya çalıştığım cevaplarım için daha çok kendimi dinlemeye, fark etmeye ve anlamaya çalıştığım bir zamanın içindeyim artık. Somut bir şekilde ortaya koyduğun soruların sonunda, artık tamamen doğrusal olmayan yolları tecrübe etmeye hazır mısın? ‘Ben hazırım!’
Her şeye rağmen doğruyu aramaktansa, aradığın soruların cevaplarında gerçeği, kendini bulabilirsin. Bu öğrenme deneyimi devam ettikçe kendini bilinçsiz bir yeterlilik halinde anlamaya başlar, bu halin içerisinde düşüncelerin, duyguların, sözlerin dönüşür. Kendinle tekrar tanışırsın.
Kendimizi ve çevremizi anlamaya çalışırken her gün binlerce kelimeye maruz kalıyoruz ve anlamlandırmaya çalışıyoruz. Gerçekten bize söylenen kelimelerin altında yatan mesajları ne kadar anlayabildik ya da anlaşılmadığımızı hissettiğimiz ne çok sohbetler tamamladık. Koçluk yolculuğunun en keyifli yanı, gündelik alışkanların aksine tam olarak anda olmaya ve tüm o işitilen seslerin ardındaki anlamlara odaklanmak. O seslerin ardındaki anlamlar, meraklı soruların aksine farklı bakış açılarından baktıracak güçlü sorular sorarak duyuluyor. Sadece kendi gündemimizin derinlerinde olduğumuzu hissettiğimiz anda yargısız ve özgürce düşüncelerimizi paylaşabiliyoruz. Böylelikle karşılıklı bir uyum ve keşif yolculuğu başlıyor.
Bu nedenle benim için koçluğun anlamı; bilincin bilinmeyen derinliklerini yargısız ve özgürce kelimelere dökmek, sahip olduğum kaynakları keşfederek kendi benliğimi veya karşımdaki kişiyi tanımak ve onunla yol arkadaşlığı yapmak.
Olmak istediğim gelecek vizyonu için pozitif adımlar atarak yaşadığım değişim ve dönüşüm sürecinde beni azimle bu yolda tutan kendimde ve çevremdeki gerçek potansiyeli keşfedebilme heyecanı. Bu sayede kendi yaşamımda üstlendiğim rollerde artık sadece umut ederek değil harekete geçerek ilerliyorum. İlerlemek istediğim vizyon için zihnimde sınırsız ve güçlü sorularım, hissedebildiğim hayallerim, belirlediğim hareket adımlarım, kulağımda hocalarımın sesleri, cebimde birçok sihir ve keşfedeceğim çokça kaynağım var…
Yazan : Çağla Burçak Gökahmetoğlu / Profesyonel Erickson koçu
